22 Şubat 2012 Çarşamba

XIX.ISPCAN uluslararası Çocuk İstismarı ve İhlali Kongresi


Çocuk istismarı kavramı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de gittikçe daha fazla kaygı yaratan bir sorun boyutu kazanmaktadır. Bu kavram; çocukların ana-babaları gibi, onlara bakıp gözetmek ve
eğitmekle görevli sorumluluk, güç ve güven ilişkisi içinde oldukları kişiler ya da yabancılar tarafından: bedensel ve/veya psikolojik sağlıklarına zarar verecek, sosyal gelişimlerini engelleyecek şekilde uygulanan tüm fiziksel, duygusal veya cinsel tutumları, ihmali, ticari amaçlı sömürüyü kapsar.

 Çocuk istismarı fiziksel, cinsel, duygusal istismar ve ihmal olarak alt başlıklara ayrılmaktadır:

• Fiziksel istismar: Çocuğun anne baba, öğretmen, bakıcı gibi çocuğa bakmakla yükümlü kişiler tarafından gerçekleştirilen, dayak atma, yakma, ısırma, sarsma, kaynar suyla haşlanma gibi olaylar
sonucunda kaza dışı her türlü yaralanmasıdır.
• Cinsel istismar: Çocuğun, bir erişkin ya da yaşça ya da gelişimsel olarak kendinden oldukça büyük bir başka çocuk tarafından ne anlama geldiğini kavrayamayacağı, gelişimsel olarak hazır
olmadığı, onay veremeyeceği, kanunlara ve toplumun kültürel değerlerine aykırı cinsel eylemlere; karşı tarafın cinsel doyumunun sağlanması amacıyla karıştırılmasıdır.
• Duygusal istismar: Çocuğun ruh sağlığını ve gelişimini bozan, reddetme, aşağılama, tehdit etme, suçlama, gibi söz ve davranışlara süregen olarak maruz kalmasıdır. Sıklıkla diğer istismar biçimlerine
eşlik eder.
• İhmal: Çocuğun beslenme, barınma, korunma, sevilme gibi temel fiziksel ve duygusal gereksinimlerinin karşılanmamasıdır. Çocuğun sağlığı ve gelişimine olumsuz etkileri olabilir.
2012 Eylül ayında İstanbul’da düzenlenecek Dünya kongresine Çocuk İstismarı konusunda uluslararası otorite olarak kabul edilen isimler konuşmacı olarak katılacaktır.
Kongre, her yıl bu konuda çalışma yürüten farklı disiplinlerden yüzlerce katılımcıyı ağırlamaktadır.
İstanbul’da gerçekleştirilecek Dünya kongresi de bu konunun ele alınacağı en üst düzeyde bir tartışma platformu oluşturacaktır.

‘HER ÇOCUK ÖNEMLİDİR;
ÇOCUKLARIN KORUNMASI İÇİN YEREL, ULUSAL ve ULUSLARARASI ORTAKLIKLARIN OLUŞTURULMASI’

Ana başlığında toplanacak kongrede ;
Çocuk istismarı ve önlenmesi konusunda dünyaca tanınmış isimlerin konuşmalarından oluşan konferanslar,
Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen katılımcıların deneyimlerini ve iyi uygulama örneklerini paylaştığı 8-12 paralel oturum gerçekleştirilecektir.
Dünyanın farklı bölgelerinden gelecek, çocuklarla çalışan, çocuk istismarı konusunda uzmanlaşmış sağlık çalışanları, hukukçular, sınıf ve rehber öğretmenler, psikologlar, emniyet güçleri, sivil toplum kuruluşu
ve dernek temsilcilerinin katılacağı bu buluşmada ülkemizden de bu alanlarda çalışan yüksek sayıda katılımcı hedeflenmektedir.

KONGREDE YER ALACAK KONU BAŞLIKLARI

Çocuk istismarında tanı, değerlendirme ve tedavi
Çocuk istismarında disiplinlerarası işbirliği yolları
Kanıta dayalı yaklaşımlar
Çocuğun ticari sömürüsü
Değişik kültürlerde çocuk istismarına yaklaşım

Empati

Empatiyi anlatan minik ama güzel bir video

Çocuk Gelinler İmza Kampanyası

Uçan Süpürge Kadın İletişim ve Araştırma Derneği'nin, Sabancı Vakfı desteğiyle 54 ilde yürüttüğü "Çocuk Gelinler" projesinde bugüne dek binlerce imza toplandı. Çocuk evliliklerine dair yasal düzenlemelerin yapılması, reşit olmayanların evliliğine izin verilmemesi ve bu toplumsal sorunun çözümü için somut adımlar atılması talebiyle düzenlenen kampanyada toplanan imzalar TBMM'ye, ilgili bakanlıklar ve komisyonlara iletilecek.

Bu hak ihlaline ortak olmayalım! Çocuklarımızı erken evliliklere kurban etmeyelim!

İmzanızla destek olun, fark yaratın!


www.ucansupurge.org

Pinkstinks

İngiltere’de pembe oyuncakların kız çocukları üzerinde olumsuz etkisi olduğu iddiasıyla “Pinkstinks” adlı bir kampanya başlatıldı. Kampanyanın temeli pembe oyuncakların, kız çocuklarının dış görünümlerini eğitimlerinden çok daha fazla önemsemesine neden olması.Hem kız çocuklarımızı eşitlikten söz edip,ötekileştirilmemek için çalışırız ama öbür tarafta kız çocuğusun sen pembe pancurlu evinle oyna.Arabalarla ne işin var vb."sözler sarf ederiz.Tüm oyuncaklar,giysiler pembedir.İlk başta çok sevimli de gelse aslında çocukları erken yaşta etiketleme/etiketlenme hastalığına kurban ediyor gibiyiz.Haberin detayı aşağıda:

Oyuncaklarda yapılan renk ayrımının çocukların karakterlerini çok erken yaşta tanımladığını iddia etti. Örneğin;pembe çamaşır makinesi ve ütü gibi oyuncakların çocukları eğitmekten çok onları yanlış yönlerdiğini ifade etti.

Roller empoze ediliyor’
Kampanya destekçilerinden Moore" Kız çocukları için üretilen bütün oyuncakların niye pembe olduğunu anlamıyorum. Bu oyuncaklar yüzünden çocuklara cinsiyet rolleri olması gerektiğinden çok daha önce empoze ediliyor. ” diye konuştu. Moore ayrıca 2. Dünya savaşı’ndan önce pembe rengin daha çok erkek çocuklara yakıştırıldığını söyledi.



Alıntı:Milliyet